Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı'nın 'Daha Yeni Başlıyor' kitabı yayımlandı

Koç Üniversitesi Yayınları’ndan teknoloji/sosyoloji kategorisinde yayınlanan kitap; Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı’nın iş ve teknoloji dünyasındaki kişisel deneyimlerinin yanı sıra Türkiye’nin bu alanda yaşadığı dönüşümleri ve dünyadaki son gelişmeleri ele alıyor. Kitap, iletişim ve teknoloji dünyasındaki gelişmelerin ışığında, iyisi ve kötüsüyle gelecekte insanlığı nelerin beklediğini tartışmaya açıyor.

Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) Başkanı Faruk Eczacıbaşı’nın, her gün daha büyük bir ivmeyle hayatımıza giren teknolojik gelişmelerin getirdiklerini ve götürdüklerini ele aldığı, ‘Daha Yeni Başlıyor: Geleceğin Dünyasında Esneklik, Yakınsama, Ağ Yapısı ve Karanlık Taraf’ başlıklı kitabı, Koç Üniversitesi Yayınları tarafından yayımlandı. Teknoloji/sosyoloji kategorisinde yayımlanan kitabın tüm telif gelirleri Faruk Eczacıbaşı tarafından Türkiye Bilişim Vakfı'na bağışlandı.

Faruk Eczacıbaşı, ilk kitabı olan Daha Yeni Başlıyor’ da kendi kişisel deneyimlerinin yanı sıra Türkiye’nin geçirdiği dönüşümler ve dünyadaki son gelişmelerden yola çıkarak, her gün daha büyük bir ivmeyle hayatımıza giren teknolojik gelişmelerin getirdiklerini ve götürdüklerini inceliyor. İyisi ve kötüsüyle gelecekte dünyayı nelerin beklediğini tartışmaya açan, “Daha Yeni Başlıyor”, bu alanda yazılmış en kapsamlı, en dengeli ve en anlaşılır referans kitap olma özelliğine sahip.

Tarihe bakıldığında, her şeyin buhar makinesiyle başladığına dikkat çeken Eczacıbaşı, kitabında şu ifadelere yer veriyor:

“Yeryüzünde yaşayan bir tür olarak insan, bu buluşla birlikte 18. yüzyılın son çeyreğinden itibaren sürekli hızlanan ve kendisini diğer türlerden kesin olarak ayıran bir sürece girdi.

21. yüzyılın ilk çeyreğinde, her iki günde bir insanlık tarihinin başlangıcından 2003’e kadar üretilmiş toplam bilgi miktarı kadar bilgi üretiliyor. Bu durum, miktar ve hız olarak baş döndürücü elbette ama bunun da ötesinde, ortaya çıkan karmaşıklık düzeyi üzerine düşünmek gerekiyor; bu karmaşıklık son derece önemli sonuçlara yol açıyor ve bu sonuçların hepsi birbirine bağlı.”
Kitabında; getirdiği köklü değişiklikler nedeniyle interneti bir milat olarak değerlendiren ve 1989’da suya atılan çakıl taşının halkalarının 30 yıla yakın bir sürede yayılarak toplumun bütün katmanlarını etkileyen bir güce dönüştüğünü vurgulayan Faruk Eczacıbaşı, yaşadığımız dönemi şu sözlerle özetliyor:

“Geçen çeyrek yüzyılda yeni bir kuşak yetişti ve artık üretim evresinde yer alıyor. Bu kuşağın; temel alışkanlıklarını internet öncesi dönemde edinmiş bizim kuşağı anlamasının imkânsız olduğuna inanıyorum. Aynı zamanda endüstri döneminin, taş üstüne taş koyularak yapılandığı birçok sistemin yeni modeller tarafından sorgulandığını, hatta çökertilmeye başladığını gözlemliyoruz. Değişim gerekliliği, genlerimize işlenmiş olduğuna inandığımız birçok davranışlarımızı sorgulamaya başladı. Ekonomiden sosyal yapıya kadar sürdürülebilir olduğunu kabul ettiğimiz birçok model geçerliliğini kaybediyor - sürdürülebilir olarak algıladığımız birçok model veya davranış şekli yerini yeni modellere bırakıyor, ancak onların da sürdürülebilirliği kuşkulu. Ara bir dönemde yaşıyoruz: Bugünkü kıdemli kuşakların hayatını şekillendiren eski modeller geçerliliklerini kaybediyor ama yeni modeller de yerlerini henüz almadı.”